Ülker Piriyeva – AZERBAYCAN
Azerbaycan Parlamentosu Milletvekili Meşhur Memmedov, “Kanlı Ocak olayları milli kimliğin oluşumunu etkiledi, – Diye belirtdi.
Azerbaycan Parlamentosu Milletvekili Meşhur Memmedov, Evet, 20 Ocak faciasının 33. yıl dönümü yaklaşıyor. Aradan 33 yıl geçmesine ragmen, halkımız o facianın ağırlığını unutmuyor, şehitlerimizi her yıl aynı hüzün ve saygıyla anıyor. 33 yıl önce Kremlin, Dağlık Karabağ’ın Ermenistan’a bağlanmasına karşı çıkan Azerbaycan’ı cezalandırmak için Kanlı Ocak katliamını gerçekleştirdi. 19-20 Ocak 1990 gecesi doğrudan Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov’un emriyle, SSCB Savunma Bakanlığı, Devlet Güvenlik Komitesi ve İçişlerii Bakanlığı birlikleri Bakü’ye ve Azerbaycan’ın çeşitli bölgelerine girdi. Ne yazık ki facia önlenemedi, sivil halk ağır teçhizat ve çeşitli silahlardan açılan ateşle toplu olarak katledildi. Uygulanan olağanüstü hal hakkında halka uyarı yapılmaması şehit sayımızı artırmış, trajedinin boyutunu büyütmüştür. Bakü’nün Sovyet ordusunun özel kuvvetleri ve büyük bir iç birlik birliği tarafından işgaline özel bir gaddarlık eşlik etti. 20 Ocak trajedisinin halkımızın bağımsızlık ve özgürlük için yürüttüğü ulusal kurtuluş hareketinin zirvesi olarak Azerbaycan tarihine kazındığını belirtmek isterim. Kanlı Ocak olayı sadece Azerbaycan halkı için büyük bir trajedi değil, onurunu korumak için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olan halkın tarihinde onurlu bir sayfadır. Böylece Kanlı Ocak’tan sonra olağanüstü hal ilan edilmeyen bölgelerde – 25 Ocak’ta Neftçala’da ve 26 Ocak’ta Lenkeran’da 8 kişi katledildi. Olay anında ülkede 147 kişi öldürülmüş, 744 kişi yaralanmış ve 841 kişi yasa dışı bir şekilde tutuklanmış, ayrıca 200 ev ve daire, ambulanslar dahil 80 araba, devlet mülkü ve özel mülk imha edilmişdir. Devlet, kamu ve özel mülkiyet o zamanki fiyatlarla 5.637.286 ruble zarar görmüştür. Ülkemize gönderilen ordu birliklerine Stavropol, Rostov, Krasnodar’dan seferber edilen Ermeni subay ve askerler ile askeri okullarda okuyan Ermeni Harbiyeliler de dahil edildi. 1990 yılının Ocak ayının ortalarında, SSCB Savunma ve İçişleri Bakanlıklarının 66000’den fazla askeri ve subayı ile diğer özel amaçlı askeri birlikler Bakü’ye getirildi, Gala ve Nasoslu hava meydanlarında konuşlandırıldı, Cumhuriyet stadı ve Salyan kış kampına yerleştirildi. 20 Ocak saat 00:00’da olağanüstü hal ilan edilmesine rağmen, askerlerin 19 Ocak saat 21:00’den önce Türkan-Gala tarafından şehre girdiğini belirtmek isterim. “Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar” Sözleşmesi’nin birinci fıkrasına göre, kararnamenin imzalandığı andan itibaren olağanüstü halin uygulanması ve süresi konusunda halkın resmi olarak uyarılması gerekirken, Ermeni ordusu bunu yapmadı. Olağanüstü hal ilanının ardından 20 Ocak ve sonraki günlerde Bakü’de 21 kişi katledildi. Böylece 20 Ocak olayları sonucunda Azerbaycan’daki Sovyet imparatorluğu tüm manevi ve sosyal desteklerini kaybetmiştir. Yaşanan olaylar dünya Azerbaycanlılarının teşkilatlanmasına yol açtı. Sovyet yetkililerin “20 Ocak” eylemini tehditlerden çekinmeden protesto eden Milli Önder Haydar Aliyev, Azerbaycan halkının başına gelen kanlı trajedinin ilk siyasi ve hukuki değerlendirmesini yaptı. Büyük Önder Haydar Aliyev, SSCB liderliğinin Rus ordusunun Bakü’ye girmesine ilişkin kararını şiddetle eleştirdi ve resmi açıklama talep etti. Aynı zamanda 21 Ocak 1990’da Sovyet rejiminin yasaklarına rağmen hayatını tehlikeye atarak Moskova’daki Azerbaycan Daimi Misyonuna gelen Ulu Önder Haydar Aliyev, kanlı trajedinin organizatörlerini dünya toplumunun gözü önünde ittiham etdi. Cesur bir açıklama yaparak, sivil halkın katledilmesinin hukuka, demokrasiye ve hümanizme zidd olduğunu, Moskova’nın v…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.